Çekirdek (Nükleus)

Sitoplazmayla çevrili çekirdek (nükleus), hücrenin DNA’sını içerir, hareket ve üreme gibi tüm işlevlerini ve süreçlerini denetler.

Hücrelerin iki ana türü vardır: ökaryot ve prokaryot. Ökaryot hücrelerin çekirdeği varken prokaryotlar çekirdeksizdir. Kimi ökaryot hücrelerde birden çok çekirdek bulunur. (Bunlara “çok çekirdekli hücre’ denir.) Bu durum, hücrelerin birleşmesinin veya bölünmesinin iki ya da daha çok çekirdek oluşturmasıyla meydana gelir.

Çekirdeğin merkezinde, ribozom oluşumundan sorumlu çekirdekçik (nükleolus) bulunur. Ribozomlar, aminoasitleri kullanarak büyüme ve onarımdan sorumlu proteinleri meydana getirirler.

Nükleus, hücrenin en iyi korunan kısmıdır. Hayvan hücrelerinin ortasında, hücre zarından uzakta bulunur. Etrafı jöleyi andıran sitoplazmayla çevrili olan çekirdeğin içi de yapısal sağlamlığını koruyan ağdalı (viskoz) bir sıvı olan nükleoplazmla doludur.

Ne ilginçtir ki bitki hücrelerinde çekirdeğin yeri daha gelişigüzeldir. Bunun nedeni, bitki hücrelerinin kofulunun daha büyük olması, bunun da hücre duvarına ek bir koruma sağlamasıdır.

Komuta Merkezi

Bir ökaryot hücrenin “beyninde” neler olduğuna bakalım.

Çekirdek Poru: Bu kanallar çekirdekle sitoplazma arasında moleküllerin hareketini kontrol eder.

Çekirdek Zarfı: Çekirdek içindeki DNA‘yı koruyan bir duvar oluşturur ve sitoplazmaya erişimi düzenler.

Çekirdekçik: Proteinden ve DNA‘dan oluşan çekirdekçik, çekirdeğin ribozom üretiminden sorumlu merkezidir.

Nükleoplazma: Bu yarı sıvı yarı jöle haldeki madde çekirdekçiği kuşatır ve organelin yapısını sağlar.

Kromatin: Kromozom üretir ve DNA moleküllerini sıkıştırarak hücre bölünmesine yardımcı olur.

Hücreler Çekirdeksiz Nasıl Yaşar?

Prokaryot hücreler, ökaryot hücrelere kıyasla çok daha basit yapılıdır. Sadece 100 kat küçük olmakla kalmazlar, aynı zamanda daha çok bir bakteri türüne aittirler ve diğer hücrelerden çok daha az işlevleri vardır. O yüzden de organizmanın komuta merkezi olarak görev yapacak bir çekirdeğe gereksinimleri yoktur. Onun yerine, bu hücrelerin DNA‘sı bir çekirdek içine hapsolmayıp hücre içinde serbestçe gezinir.

Kloroplastları, zarla çevrili organelleri yoktur ve ökaryot hücreler gibi mitoz ya da mayoz bölünme geçirmezler. Prokaryot hücreler, DNA moleküllerinin kendilerini kopyaladığı ikiye bölünme süreciyle eşeysiz olarak çoğalırlar.

Kaynak: İnsan Bedeninin Sırları

Yorum yapın