Kış mevsiminde dağlar sürekli olarak kar alır. Öyle ki bazı zirvelere her gün metrelerce kar yağdığı olur. Manzara fotoğraflarında çok sakin görünen karlı zirvelerde, buzlu bulutların aniden gelişiyle her şey dramatik bir şekilde değişebilir.
Karla kaplı bir dağa dışarıdan bakarak altlardaki buzlu tabakaların bileşimini ve karın dağa tutunma kuvvetini belirlemek zordur. Yanlış bir yere atılan bir adım, bütün gün süren yoğun kar yağışı ve hatta yüksek bir ses bile dağı kaplayan karın aşağı doğru sürüklenmesine yol açabilir.
Kar, buz ve bazen de kayaların bu şekilde serbest düşüşe geçerek dağ yamacında kaymasına “çığ” diyoruz. Çığlar her yıl dünya genelinde 150’den fazla ölüme sebep oluyor. Çığlar sadece 5 saniye içinde saatte 130 kilometre hıza ulaşabiliyor ve yoluna çıkanların fazla şansı kalmıyor. Bir dağ yamacında çığ oluşma ihtimalini etkileyen üç faktör var: Arazi, hava durumu ve kar örtüsünden oluşan bu üçlüye “çığ üçgeni” deniyor. 30 ila 45 derecelik bir eğimde çığ koşulları için yeterli miktarda kar birikebiliyor.
Rüzgar, sıcaklık ve kar yağışı da çığ riskine katkıda bulunduğundan hava durumu bir diğer önemli faktör. Üçgenin son kenarı ise kar örtüsünü ve farklı kar katmanlarının davranışını anlamayı vurguluyor. Karda kazı yaparak tabakaları gözlemlemek kar yağışının tarihi hakkında bize bilgi verebiliyor ve çığ riski taşıyan bölgeleri belirlemede kilit rol oynayabiliyor.
Çığların özellikleri değişebiliyor. Dolayısıyla her çığın düşme hızı aynı değil. Nemli kar, buzlu bir çimento gibi akıcı bir şekilde hareket edebilirken; bazı çığlar ise taklalar atan düzensiz yığınlar şeklinde ilerliyor. Tüm çığların ortak özelliği, yollarına çıkan her şeyi yutmaları. Onları izlerken ölme ihtimalimiz çok yüksek olmasaydı yerçekiminin yıkıcı etkisinin nefes kesici gösterilerine şahit olabilirdik.
Kayakçılar ve dağcılar kaçınılmaz olarak en yüksek risk altında. Genellikle çığın sebebi de onların hareketleri oluyor. Dağları herkesten daha iyi bilen bu sporcular bile ne yazık ki çığ altında kalabiliyor. Nisan 2019’da Kanada’daki Banff Milli Parkı’nda üç profesyonel dağcı çığla birlikte sürüklenerek hayatlarını kaybetti. İkisi Avusturyalı (David Lama ve Hansjörg Auer) biri Amerikalı (Jess Roskelley) olan bu dağcılar dünyanın en başarılı dağcıları arasında gösteriliyordu.
İnsanların zarar gördüğü çığ olaylarının %90’ında kurbanlardan birinin yanlış zamanda yamaçta bulunarak çığı tetiklediği tahmin ediliyor. Ancak kar kilometrelerce yol alabildiği için dağın eteklerinde bulunan köyler ve kasabalar da çığdan etkilenebiliyor. Ölümcül çığların altında tamamen yok olup gittiği bilinen köyler var.
Çığları tahmin etmenin püf noktası, yüzeydeki karın altında kalan tabakaları analiz etmek ve karın dağ yamacındaki yerleşimini anlamak. Kardaki sıvı su içeriğinin yüksek olması karın kayganlığını artıyor. Dağ yamacında daha fazla kar bulunması ise en derin noktadaki basıncı artırarak karın kırılma ve kayma riskini artıyor. Teoride çığ düşme ihtimalini gösteren bazı önemli işaretler var ama pratikte o kadar çok varyasyon ve ek faktör var ki tıpkı hava durumu gibi çığların da net olarak tahmin edilmeleri zor.
Bilim inşaları çığ riski taşıyan bölgelerdeki koşulları izlemek için önceki çığlardan alınan verilerle birlikte hava tahminlerini yakından takip ediyorlar. Çığların fiziğini inceleyen araştırmacılar, sıcaklıktaki hafif bir düşüşün bile yavaş bir çığı ölümcül bir “kuru” çığa dönüştürebildiğini buldular. Dağ analizi sonucunda kayak merkezleri gibi bölgelerde çığ riskinin yüksek olduğuna karar verilirse tehlikeyi azaltmak için kar hacminin düşük olduğu zamanlarda patlayıcı kullanılarak çığ erkenden tetiklenebiliyor. Bu gibi planlanmış çığların tahribatını azaltmak için barajlar da inşa edilebiliyor.
Bilim insanları belli bir bölgedeki çığ olasılığını tahmin etmeye çalışabilir ama dünyanın her yerindeki koşulları takip etmek imkansız. Dünya yüzeyinin %12’si kalıcı olarak kar ve buzla kaplı. Kış mevsimlerinde bu oran daha da artıyor. Ani bir şekilde gelişebildikleri ve büyük tehlike yarattıkları için çığlar en korkutucu ve tehlikeli doğa olayları arasında sayılıyor.
Kaynak: How It Works