Düz Dünya modeli düpedüz yanlıştır ve hiçbir bilimsel dayanağı yoktur.
MÖ 500 civarında antik Yunanların çoğu gezegenimizin yuvarlak olduğuna inanıyordu. Ondan önce uzun süre boyunca Dünya‘nın düz olduğuna inanılmıştı. Disk modelini reddedip küresel modeli kabul etmemiz için, Güneş‘in ve yıldızların yörüngesini haritalamaya başlamamız ve spekülasyonlara matematik bilgimizi uygulamamız gerekecekti.
Dünya‘nın eğiminin kanıtını gözlerinizle de görebilirsiniz. Açık havada ufka doğru ilerleyen bir gemiyi izleyin. Gemi uzaklaşırken alt kısmından başlayarak geminin yavaş yavaş kaybolduğunu göreceksiniz. Bu aslında Aristo’nun (MÖ 384-322) sunduğu bir ispat. MÖ 350 civarında Aristo’nun fiziksel kanıtlara dayanan küresel Dünya fikrini ortaya atan ilk kişi olduğu sanılıyor.
Peki, günümüzde “Düz Dünyacıların” elinde nasıl kanıtlar var da böyle asılsız iddialara inanmaya devam edebiliyorlar? Bu komplo teorisyenleri, reddedilemez yer çekimi kanatlarını reddediyor ve bunun yerine “karanlık enerji” denilen gizemli bir kuvvetle uzayda yukarı doğru itilen bir diskte yaşadığımızı savunuyor.
Gezegenimizin, kafalarımızın üzerinde dönen bir yıldız kubbesi bulunan, Kuzey Kutup Dairesi’ni merkeze alan, daire şeklinde bir dünya olduğuna inanıyorlar. Diğer saçmalıklar arasında Güneş‘in bizden sadece birkaç yüz kilometre uzakta olduğu, Ay‘ın saydam olduğu, okyanusun altındaki dev bir mıknatısın gelgitleri yönettiği teorileri var.
Düz Dünya komplo teorisinin belki de en tuhaf yanı, gezegenimizin Antarktika sahilinde 45 metrelik kocaman bir buz duvarıyla çevrili olduğu inancı. Bu duvar, Dünya‘dan uzaya düşmemizi engelliyormuş. Düz Dünya komplo teorisyenleri yalnızca Dünya‘nın şeklini reddetmekle kalmıyor, aynı zamanda fizik, matematik ve kökenlerimiz hakkındaki neredeyse tüm bilimsel delillerin reddedilemez kanatlarını da reddediyorlar.
• Dünya’nın Yuvarlak Olduğunun Kanıtları
Kaynak: How It Works