Dünyanın en yüksek dağı olan Everest Dağı‘nın zirvesine ulaşmak birçok kaşifin hayali. Ama bu tehlikeli ve bilinmezliklerle dolu yolculuğa yalnızca en seçkin dağcılar cesaret edebiliyor. Himalayalar turistler için bir cazibe merkezi olsa da çok azı zirveye çıkmayı başarabiliyor.
Üstelik 1990’dan beri her yıl zirveye ulaşmaya çalışan en az bir kişinin öldüğü biliniyor. Everest Dağı‘na tırmanmaya yönelik ilk resmi denemeyi 1921’de bir İngiliz ekibi yaptı, ama deniz seviyesinden 8.848 metre yüksekteki zirveye ilk kez 29 Mayıs 1953’te iki dağcı ulaştı.
Tenzing Norgay ile Edmund Hillary, dağın ne kadar tehlikeli olduğunu biliyorlardı. Onlardan önce zirveye tırmanma cesaretini gösteren az sayıdaki dağcı geri dönmemişti. Ama bu ikilinin heyecanı ve başarılamayanı başarma arzusu, korkularından daha ağır bastı. O zamandan beri yaklaşık 5.000 kişi Everest Dağı‘na tırmandı ve 300’den fazla kişi de tırmanış sırasında öldü.
Tibet ve Nepal üzerinde yükselen büyüleyici Everest, zorlu koşullarla mücadelenin tavan yaptığı bir ortam. İnsan vücudu bu kadar fazla yüksekliklerle başa çıkmaya uygun değil. Uzun süre maruz kalınması gereken dondurucu soğuklar da cabası. İşte bu yüzden Everest‘in zirvesi, dünyada yalnızca en yetenekli dağcıların başarıyla ayak basabildiği alanlardan birisi. Üstelik öngörülemeyen kaya ve buz kaymaları, çığlar ve depremlerle bu dağ hiç kimseyi affetmiyor.
Kaynak: How It Works