Helikopterler inanılmaz taşıtlar. Neredeyse her yerden kalkıp her yere inebiliyorlar. Havada asılı kalabiliyor, kendi etraflarında dönebiliyor, yükselip alçalabiliyor ve her yöne kolayca hareket edebiliyorlar. Bu inanılmaz yetenekleri sayesinde denizde ve karada insanları kurtarmada, yangınları söndürmede ve savaş manevraları yapmada çok etkililer. Başka hiçbir makinenin ulaşamayacağı yerlere ulaşabilen helikopterler ambulans hizmetlerinde, hava kuvvetlerinde ve ulaşım endüstrisinde önemli varlıklar haline geldi.
Aslında helikopter kavramı 1.500 yıldan daha eski ve kökeni Çin‘de yapılan bir oyuncağa dayanıyor. Çinli çocuklar bir çubuğun ucuna tüy takıp onu hızla döndürüyorlardı. Böylece oyuncağı uçurmaya yetecek kadar kaldırma kuvveti oluşuyordu. Daha sonra Leonardo da Vinci İtalyan Rönesansı sırasında “hava pervanesi” adını verdiği ünlü taşıtın çizimlerini yaptı.
Çalışan, yaylı bir koaksiyel helikopter pervane palası modelini yapan ilk kişi ise 18. yüzyılda yaşayan Rus mühendis Mihail Lomonosov oldu. Ondan yaklaşık 180 yıl sonra Rus asıllı Igor Sikorsky, kendi modellerini geliştirerek uçan bir makine yaptı ve bunun patentini aldı. Sikorsky’nin R-4 adlı makinesi dünyanın ilk seri üretim helikopteri olacaktı.
Helikopter tasarımının en akıllıca kısmı; yön, yükseklik ve hızda değişiklik elde etmek için aerodinamik kuvvetleri manipüle etmeye dayanıyor. Pervane palalarının konumunu, nispi açılarını ve dönme hızını değiştirerek helikopteri belirli bir yönde itmek için kaldırma ve tork gibi kuvvetler kullanılabiliyor. Bu karmaşık tasarım, diğer birçok uçan makineden farklı olarak hassas manevralara olanak tanıyor. O yüzden birçok kişi, göklerin kralının helikopter olduğunu düşünüyor.
Aviyonik Sistemler
Helikopterler günümüzde farklı görevleri icra edebilecek şekilde yapılandırılabiliyor. Aynı tip helikopter; üzerinde taşıdığı farklı aviyonik (havacılık elektroniği) sistemlerle personel taşıma, arama-kurtarma, istihbarat ve taarruz helikopteri olarak kullanılabiliyor.
Pilotun iş yükünün azaltılması, farklı sistemlerden elde edilen verilerin en kısa zamanda ve doğru şekilde pilota iletilmesi ve bu sayede görevlerin yüksek başarıyla yerine getirilmesi, helikopterlere entegre edilen aviyonik sistemlerle mümkün oluyor.
Bu amaçla helikopterlere entegre edilen temel aviyonik sistemler şunlar:
• Platformun beyni ve eli ayağı durumundaki görev ve uçuş kontrol bilgisayarları
• Pilotun gözü olarak niteleyebileceğimiz elektro-optik görüntüleme ve hedefleme sistemleri
• Platformun yerini ve konumunu hesaplayan ataletsel seyrüsefer sistemleri
• Kokpitte pilotun bilgilere hızla ulaşmasını sağlayan kokpit gösterge (ekran) sistemleri
• Pilotun dış dünyayla arayüzü durumundaki haberleşme sistemleri
Türkiye’nin ilk ve en büyük aviyonik şirketi olan ASELSAN, bu alanda uzman 1.000 çalışanı ve 30 yıla yaklaşan tecrübesiyle bu sistemleri Türkiye’de tasarlayıp üretiyor ve helikopterlere entegre ediyor.
Kaynak: How It Works