JUICE (Jüpiter)

Jüpiter Buzul Uydular Kaşifi JUICE, gezegene Galileo uzay aracı ardından düzenlenecek en büyük görev. Jüpiter sistemine 2029 yılında ulaşması hedeflenen araç, gezegenin atmosferini ve en büyük uydularından üçünü inceleyecek; Ganymede, Callisto ve Europa. Bu üç buzul uyduyu ziyaret edip, Jüpiter‘in Merkür‘den daha büyük olan uydusu Ganymede’in yörüngesinde 8 ay geçirmesi planlanıyor.

İrili ufaklı 67 uydusuyla, Satürn‘den sonra çevresi en kalabalık gezegen olan Jüpiter‘in buzul uydularından Ganymede ve Europa özellikle yaşam kıpırtısı olasılığı açısından son yıllarda uzay araştırmalarına katkı sağlayan herkesin ilgisini üzerine çekmeyi başardı. Ganymede tıpkı bir gezegen gibi manyetik alana sahip, manyetosferle çevrili tek uydu. Ganymede’in manyetosferi Jüpiter‘in güçlü manyetosferiyle de karmaşık bir etkileşim içinde. JUICE öncelikle bu etkileşimin detaylarını ortaya çıkarmayı hedefliyor.

Yüzeyine yakın bölümde buz tabakaları arasında sıkışmış bir okyanus bulunduğu düşünülen Ganymede sadece Avrupa’nın değil, Rusya’nın da hedefinde yer aldığı için ESA ve Rus Uzay Ajansı Roscosmos’un işbirliğinde ‘Ganymede Lander’ adlı bir iniş aracının da projeye dahil edilmesi düşünülüyor. Uyduya inerek inceleme yapması planlanan bu araç sayesinde Ganymede’in yüzeyi yakından incelenebilecek.

Olası yaşam işaretlerine dair güçlü ipuçları veren Europa‘nın ise buzul yüzeyi altında gizlenen ve tüm uyduyu kaplayan dev bir okyanusu olduğunu biliyoruz. Yüzey buzulları tuzlu sudan oluştuğu için iç okyanusun da yine aynı içerikten ibaret olduğu düşünülüyor. Jüpiter‘in manyetosferinden yayılan güçlü radyasyon bu uydunun yüzeyinde yaşama imkan tanımayacak kadar etkili olsa da Europa tamamen buzla kaplı olduğu için iç okyanusun radyasyondan korunmuş olması ihtimali mevcut.

Güney Kutup bölgesinden yüzeye püsküren okyanus suyu, uydunun gayzerleri olduğunu ve okyanus dibinde tektonik tabakalar bulunabileceğini de gösterdi. Yani hidrotermal bacalara sahip ve bu durum onu yaşam için mükemmel bir aday haline getiriyor. NASA‘nın Galileo aracı, uydu yüzeyinde kil mineralleri bulunduğunu gösteren bazı bulgular elde etmişti. Bunların varlığı, yaşam için gereken yapıtaşlarının, yani organik içeriğin de olabileceği anlamına geliyor.

Callisto da diğer iki uydu gibi yüzey altında bir okyanus barındırdığı düşünülen ama henüz okyanusunun varlığı kanıtlanamamış olan uydulardan. Onu ideal dünyalardan biri yapan şeyse Jüpiter sistemindeki yeri. Gezegenin ana radyasyon kuşağının dışında olması sa sinde Ganymede ve Europa‘ya oranla Jüpiter‘in güçlü manyetosferinden korunabiliyor. JUICE, yüzey şekilleri ve olası tuzlu su okyanusunun yanı sıra uydunun karbondioksitten oluşan ince atmosferinin sebebini de araştıracak.

Kaynak: Popular Science

Yorum yapın