Lidyalılar (MÖ 700-MÖ 550)

Herkes Lidyalılar ‘ı paranın mucidi olmalarıyla hatırlıyor. Haksız da değiller. Kısa süreli yükselişleri deyimlerde dahi yer etmiştir. ”Karun kadar zengin.” tabiri boşa değil. Dönemin ticaret merkezi Sardis ile.

Lidyalılar ataları Hititlerin mirasını devralarak anadolu’yu mesken tuttular. Komşuları Milet gibi şehir devletler ive Frig gibi tarım ve ticaret devleriydi. Lidya, başlangıçta Gediz ve Menderes arasındaki bölgeyi kapsamaktayken krallığın gücünün zirvede olduğu dönemde Kızılırmak‘a kadar uzanan geniş bir bölgenin adı haline geldi. Doğudan batıya uzanan kesintisiz ticaret güzergahı olan Kral Yolu’nun büyük bir kısmını yönettiler. Asur’dan düzülen kervanlar dahi Lidya’ya kazanç olarak dönmekteydi.

Frig kralı Midas, MÖ 695’te kimmer yenilgisinin ardından dünyaya veda ettiğinde, Lidyalılar tam anlamıyla bağımsızlıklarını çıkaracakları imkana sahip oldular. Kral Gides öncülüğünde Mermnad Hanedanlığı (MÖ685-547) başa geçti. Böylece Anadolu’daki otorite boşluğunu değiştirecek süreç sağlanmış oldu.

Giges, Friglerin beyliklere bölünmesini fırsat bilerek Kızılırmak’a kadar yürüdü. Asurlularla müttefik ilişkisine girerek elini iyice güçlendirdi. Kral Yolu ticaretini güvenli hale getirdi. Doğuda Luviler, Med, ve Perslerle temastayken, batıda Yunanlılarla sıkı ilişkiler kurdu. Diplomasisi Mısır‘a kadar ulaşmaktaydı.

Karun Dönemi

Gigesolu Karun,(Kroisos) babasının mirasını iyi değerlendirerek ticaretin güvencesini yükseltecek hamleler yaptı. Krallık o denli zenginleşmişti ki çevredeki diğer güçlerin ilgisini çekmekteydi.

Nihayet Persler Karun‘un zirvede olduğu dönemde Anadolu‘ya yürüdü. Kapadokya civarında karşılaştıklarında Karun’un ordusu geri çekilmek zorunda kaldı. İkinci mücadele Pteria’da gerçekleşti. Bu sefer Lidya ordusuna Babilliler eşlik ederken, Mısır ve Sparta ufak birlikleriyle Karun’un destekçisiydi. Kalabalık ordular yenişemediler.

Ancak Kiros askerlerini MÖ 547’de Sardis’e sürerek bu sefer istediğini aldı ve Lidya düştü. Krallık ortadan kalkmış olsa da ticaret anlayışları tüm dünyaı baştan sona etkileyecekti.

Paranın İcadı Mö 7. yüzyıla kadar takas geçerli alışveriş yöntemiydi. Lidyalılar Ticarette metalin kullanımını önerdiler. Pazarda altın, gümüş ve elektron sikkeler yaygınlaştıkça yeni tip alışveriş rağbet görmeye başladı. Sardis’te atöyelerde dövülen ilk sikkeler, aslan başı kabartmasıyla geçerlilik kazanıyordu. Çekiçlerle sikkelerin üzerine bırakılan bazı izler ise kalpazanların önüne geçmek içindi. 

Kaynak: Büyük İnsanlık Tarihi Dergisi Vol: 1

Yorum yapın