Amazon, günümüzde dahi ormanın derinliklerinde yalıtılmış biçimde varlığını sürdüren yüzlerce dile ev sahipliği yapar. Bu halklar, geliştirdikleri sembolik anlam sistemleriyle balta girmemiş ormanlarda yaşamayı şölene dönüştürürler. Ancak binlerce yıl önce belki nüfus baskısından, belki de kitlesel göçlerden ötürü bu topluluklar özellikle Meksika Körfezi kıyılarını mesken tutmaya başladılar. Aztekçe adlandırımayla bu havzada yaşayan halka kauçuk adamlar yani Olmekler adı verildi. Kökenleri ve nereden geldiklerine dair gizem hala sürmektedir. Olmek şehirleri zamanla orman tarafından yutulduğundan ortaya çıkarılmmayı bekleyen verielerle karşı karşıyayızdır.
Milattan önce binyıllarda Orta Amerika’nın yağmur ormanları arasından heybetli şehirler yükseldi. Bugün Olmekler hakkında pek bir şey bilmiyoruz ama Maya ve Aztek uygarlıklarının kültürel kökenlerine ait derin izlerin Olmekler içinde filizlendiğine dair önemli bulgular söz konusu.
Sulak ve tarıma elverişli körfez kıyısında yüksek miktarda mısır ve fasulye üreten Olmekler, aynı zamanda avcı ve toplayıcı geleneklerini sürdürmekteydi. MÖ 1200’lerde San Lorenzo çevresinde şehirleştiler. Bulundukları bölge sel taşkınlarından korunma adına stratejikti. MÖ 9. yüzyıla kadar ticaretin kontrolünü ellerinde tuttular. La Venta, Las Limas gibi merkezler refah ile anılmaktaydı. Zirvede oldukları dönemde Meksika Körfezi’nden Nikaragua’ya kadar tüm ticaret ilişkileri onlardan sorulurdu.
Yaşam Tarzı
San Lorenzo’da yüksek şehir yaşantısı sürüp giderken, obsidijen, yılantaşı, yeşim, manyetik demir cevheri gibi değerli taşlar ve madenler ustaların elinde şekillenirdi. Çömlek, seramik ve ahşap nesneler de bu geniş envantere dahildi. Üstatların ellerinden çıkan taş portrelerin ve lider silüetlerinini aynı zamandan politik gücü anımsatmak gibi bir işlevi de bulunmaktaydı. Jaguar miğferi gibi incelikle işler ise elit savaşçılara hediye edilen yüksek statü göstergelerindendi. Olmekler’de ruhban sınıfının varlığı bilinmekteydi. Üretimin bir kısmı dinsel yaşantıya uygun haldeydi. Yağmur Bebek Figürini gibi önemli kültler yaygınken hayvan-insan karışımı (antromorfik) heykellere sık rastlanırdı.
Olmekler, Amazon etrafında yapıtları ve ticari ilişkileriyle muhtemelen iklim değişikliklerinden dolayı etkilerini yitirene kadar Mezo Amerika uygarlıklarının kültür taşıyıcı oldular. Mirasları İspanyolların kıtaya çıkışına kadar ki süreçte pek çok uygarlığı etkiledi.
Alışılmadık Eğlenceler
Olmek şehirleri kutsal mekan kompleksleri ve devasa taş heykelleri ile dikkat çekicidir. Aynı zamanda bu şehirler, fazlasıyla şiddet içeren müsabakalara sahne olmuştur.
Mezo Amerikan top oyunu – her ne kadar kuralları tam bilinmese de – kauçuk topun duvarlara monte edilmiş çemberden geçirilmesine dayanır. Deriyle desteklenmiş toplar, çoğu zaman 4 kilogram ağırlığa kadar ulaşabilmektedir. Topu sürekli oyun içerinde tutmak zorunda kalan oyuncuların sıklıkla yakalandığı bilinmektedir.
Top oyununu Olmek kozmonolojisinde bir karşılığı olduğu tahmin edilir. Nitekim oyunun kendisinin savaşı anımsatması ve topun Güneş’i sembolize etmesi oyunun rahiplerin gözetiminde oynandığını gösterir. Tapınak içerisinde yer alan sahalarda insan kurban edildiğine dair izler de bulunmaktadır.
Kaynak: Büyük İnsanlık Tarihi vol 1