Sürücüsüz otomobiller üzerindeki çalışmalar hala devam ediyor ama şüphe yok ki taksicilerin işsiz kalacağı, sürücülerin alkollü araç kullanarak kimsenin canını tehlikeye atamayacağı bir gelecek bizi bekliyor. Bunun için gerekli yenilikçi teknolojileri geliştiren Lexus, BMW ve Mercedes gibi otomobil şirketleri, ilk ticari sürücüsüz otomobili piyasaya sürmek için adeta yarış halinde.
Yakın zamana dek sürücüsüz otomobilleri yalnızca bilim kurguları filmlerinde görüyorduk ama yakında yollar “Batmobile” benzeri araçlarla dolabilir. Tesla, “tam otomatik sürüş” özelliklerine sahip araçlarının 2020 bitmeden hazır olacağını tahmin ediyor.
Sürücüsüz otomobillerle ilgili ilk araştırma 1500’lü yıllarda yapıldı. Kuşkusuz çok daha basit bir konseptti ama Leonardo da Vinci, hareket olanakları sınırlı ve fazla güvenlik önlemine ihtiyaç duymayan, kendi kendine giden bir araba tasarlamıştı. Arabanın yolunun önceden programlanması gerekiyordu.
İtilmeden ve çekilmeden hareket edebilen bu arabayı dünyanın ilk robotu olarak kabul edenler de var. Yüzyıllar sonra, 1933’te otomatik pilot sistemlerinin geliştirilmesiyle birlikte uçaklar uzun uçuşlarda sürekli pilot kontrolüne gerek kalmadan uçabilir hale geldi. İlk otomatik pilot prototipini Sperry Gyroscope Co. adlı şirket tasarladı. Jiroskop, sürücüsüz taşıt teknolojilerinde hala büyük rol oynuyor.
Güvenliği artıran önemli adımlardan biri de 1987’de geldi: Alman mühendis Ernst Dickmanns, bir otomobilin üzerine kameralar ve 60 mikroişlemci modülü yerleştirerek otomobilin yoldaki diğer nesneleri algılamasını sağladı. Aracın hem önünü hem de arkasını gören sistem yalnızca ilgili nesnelere odaklanacak şekilde programlanmıştı. Bu teknoloji sayesinde sürücüsüz otomobiller yolda giderken tehlikeleri saptayıp çarpışmaları önleyebiliyor.
Bununla birlikte, 2018’de sürücüsüz bir Uber aracı bir yayanın ölümüne sebep olunca bu teknolojinin yeterince güvenli hale gelip gelmeyeceğine ilişkin soru işaretleri doğdu. Sürücüsüz otomobiller insan hatasından kaynaklanan kazaları önleme potansiyeline sahip ama hem sürücülü hem de sürücüsüz otomobiller aynı yolları kullanırsa birinin diğerinin beklemeyeceği şekilde hareket etme ihtimali artıyor, bu da kaza ihtimalini artırıyor.
Şu anda geleceğin ulaşım şekline en çok yaklaşan özellik, Tesla’nın 2015’te otomobillerine eklediği otomatik pilot özelliği. Manuel sürüşle sürücüsüz sürüşün arasında kalan bu özellik, otoyol yolculuklarında ellerinizi kullanmadan ilerlemenizi sağlıyor. Yazılım güncellemesiyle gelen bu özellik sayesinde sürücüler, sürücüsüz otomobillerin sağlayacağı özgürlüğü biraz olsun test etmiş oldu.
Sürücüsüz Otomobiller Nasıl Görür?
Otomobiller sadece görmekle kalmıyor, üreticilere göre bizden bile daha iyi görüyorlar.
Kamera
Şerit çizgilerini algılayan ve yol işaretlerini okuyan kameralar yalnızca güneş ışığının veya farların aydınlattığı şeyleri görebilir.
Radar
Otomobilin metal kabuğunun altında bulunan radar, yüzlerce metre boyunca etrafı gözlemler. Nesnelerden seken radyo dalgaları hız ve yön hakkında bilgi sağlar.
Lidar
Yakındaki nesnelere her saniye milyonlarca ışık darbesi gönderen lidar, karanlıkta bile şekilleri algılayabilir.
Kaynak: How It Works
Bir gün gerçekten sürücüsüz otomobiller sokaklarda olacak mı çok merak ediyorum.