TV Teknolojileri

CRT, 4K, OLED, HDR…TV teknolojilerinin dönüm noktalarını gösteren kısaltmaları tanıyın. 

6 Ocak 1926’da İskoç mucit John Logie Baird, çalışan ilk televizyonu Londra’daki laboratuvarında sergiledi. Ancak “televisor” adını verdiği şey bugünkü televizyonlara neredeyse hiç benzemiyordu. Merceklerle kaplı, mekanik tahrikli diskler kullanılıyordu. Bunlar bir cismin yansıttığı ışığı parçalara ayırıyordu. Yansımalar elektrik sinyaline dönüştürülüyor ve nesnenin görüntüsünü yeniden oluşturan radyo alıcısına iletiliyordu.

Bu mekanik televizyonun yerini kısa sürede elektronik televizyon aldı. Böylece görüntüyü yakalayıp iletmek kolaylaştı. 1931’de Allen B. DuMont’un geliştirdiği katot ışınlı tüp (CRT), televizyonlarda standart hale geldi. 1960ʻların sonlarında siyah beyazdan renkli televizyona geçişte bile aynı teknoloji kullanılmaya devam edildi ve televizyon neredeyse tüm evlere girdi.

Ancak 2000’lerin başından beri TV teknolojilerinde patlama yaşanıyor. Bu yenilikler CRT’nin pabucunu dama atmakla kalmadı, neredeyse takip edilmesi zor bir hale geldi. 20 yıl içinde, duvara asılıyor diye sevindiğimiz plazma TV’lerden sadece 4 mm kalınlığındaki OLED’lere geldik. 1080p (Full HD) ile netleşen görüntüler yetmeyince 4K ile onları daha da netleştirdik. Şimdi de 8K’yi bekliyoruz.

TV Teknolojileri Nedir

TV Teknolojileri

Yeni teknolojiler ekranlarımızı nasıl değiştirdi?

Organik Işık Yayan Diyot (OLED)

Bu TV’lerde ısıtılınca parlayan karbon bazlı bir film kullanıyor. Dolayısıyla arka ışığa gerek yok. Daha net bir görüntü için her pikselin ışığı ayrı ayrı yönetilebiliyor.

+ Ekran kalınlığı sadece birkaç milimetre

+ Yüksek kontrastlı parlak renkler

Üretimi hala çok pahalı

Düşük de olsa ekran yanması riski

Sıvı Kristal Ekran (LCD)

Sıvı kristal hücrelerden oluşan ekrana arkadan ışık veriliyor. Sinyaller her hücreyi yöneterek kristallerin hareket etmesini sağlıyor. Böylece farklı miktarlarda ve renklerde ışığın geçmesi sağlanıyor.

+ Son derece yüksek çözünürlük

+ Geniş bir renk yelpazesini doğru üretiyor

Siyah görüntüleri kötü üretiyor

Düşük kontrast ve sınırlı parlaklık

Işık Yayan Diyot (LED)

LCD’lere benzeyen bu TV’lerde floresan arka ışığın yerini küçük LED’ler alıyor. Bunlar ekranın kenarına dizilerek ekranın daha da ince olması sağlanabiliyor.

+ LED’ler doğal görünümlü ışık yayıyor

+ Enerji bakımından daha tasarruflu

İlk modellerde renkler doğru olmayabiliyordu

Ekran aydınlatması tutarsız olabiliyor

Plazma

Plazma (iyonlaşmış gaz, genellikle ksenon veya neon) içeren iki ince cam tabakasının arasından voltaj geçiyor. Plazma ısınınca kırmızı, yeşil ve mavi piksellerin parlamasını sağlıyor.

+ Karanlık odada ve farklı açılardan iyi görüntü

+ Hareket bulanıklığı olmayan, pürüzsüz görüntü

Çok fazla elektrik tüketimi

Ekran yanması riski var

Katot Işınlı Tüp (CRT)

Mıknatısların yönlendirdiği elektron demetleri bir cam vakum tüpünden sürekli olarak fırlatılarak milyonlarca kırmızı, mavi ve yeşil noktayla kaplı bir ekrana ulaşıyor.

+ Yüksek renk kontrastı sunuyor

+ Düşük gecikme süresi oyunlar için daha iyi

Büyük ve çok ağır

Düşük çözünürlüklü, bulanık görüntü

Televizyon Teknolojileri

Piksellerin Gücü

Ekran çözünürlüğü, ekranda kaç piksel (küçük, renkli noktalar) olduğunu ifade eder. Standart bir 1080p (Full HD) TV’de enine 1920 piksel ve boyuna 1080 piksel var. Bunları çarpınca yaklaşık 2 milyon piksel ediyor. 4K TV’ler 1080p TV’lerin dört katı piksele sahip. Ne kadar çok piksel varsa görüntü o kadar net oluyor ama çözünürlüğü artırmak için ekranı büyütmek şart değil, pikselleri daha sık aralıklarla yerleştirmek de mümkün. Bu sayede 4K ekranlı telefonlar üretilebiliyor.

Kaynak: How It Works

Yorum yapın